Sinerji Hasar

Önemli Bilgiler

Kazanın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan tarifede belirtilen Miktara kadar sorumludur. Tarifede belirtilen miktarlar üst sınır olup, tazminat miktarı yapılacak aktüer hesabında tespit edilecek tutar kadar ve her halükarda poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumludur.

Daha önceleri bulunamıyorlardı. Ancak son yıllarda değişen Yargıtay kararları uyarınca sigorta şirketleri sorumlu tutulmakta ve davalarda tazminat ödemeleri yönünde kararlar verilmektedir

Aracı kullanan alkollü ve kaza münhasıran alkolün etkisinde meydana gelmiş ise,aracı kullanan ehliyetsiz ya da yeterli ehliyete sahip değil ise,kaza esnasında ehliyeti geri alınmış ise,istiab haddi aşılmış ise,kasıtlı olarak kazaya neden olunmuş ise sigorta şirketi, malike rücu edebilir. .

Tazminat haklarından feragat anlamına gelmesi için, ceza yargılamasında, ayrıca ve açıkça tazminat haklarından da feragat edildiği hususunun belirtilmiş olunması gerekir.

Kazaya neden olan yabancı plakalı aracın uluslararası geçerliliği olan “yeşil kart” sigortası var ise, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu, ilgili sigortacıya izafeten yasal sorumlu olmaktadır

Çalınan veya gaspedilen araçların sebep oldukları ve Karayolları Trafik Kanununa göre işletenin sorumlu olmadığı zararlar, aracın çalındığını veya gaspedildiğini bilerek binen kişilerin zarara uğramaları nedeniyle ileri sürülecek talepler ile çalan ve gaspeden kişilerin talepleri Trafik Sigortası kapsamında değerlendirilmemektedir. Bu zararda;

a) İşletenin sorumluluğu varsa (ihmal, anahtarı üzerinde unutma gibi nedenlerle araç çalındıysa), işleten kusurludur; dolayısıyla trafik poliçesi zararı öder, ancak işletene rücu eder.

b) İşletenin sorumluluğu yoksa, sadece kişiye gelen bedeni zararlar garanti fonundan karşılanır, maddi zararlar ise karşılanmaz.

Karayolu Trafik Kanunu ve Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliği’nin 14/b maddesi uyarınca kazaya neden olan aracın işleten ve sürücüsü tarafından ileri sürülecek zararlar Hesaptan karşılanmamaktadır.

23.9.2006 Tarih ve 26298 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasını yapan sigortacının malî bünye zafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde, sigortacının ödemekle yükümlü olduğu tazminat tutarları ve maddi zararlara ek olarak bu tazminat ve zararlara ilişkin yasal ölçülerde ödenmiş veya hüküm altına alınmış faiz ve yargılama giderleri de Karayolu Trafik Garanti Sigortası Hesabı tarafından ödenebilecektir. Diğer bir ifade ile kazaya neden olan motorlu aracın trafik poliçesini yapan sigorta şirketinin iflası halinde, Garanti Sigortası Hesabı tarafından daha önce sadece maddi ve bedeni zararlara ilişkin anapara ödemesi yapılmaktayken, yönetmelik değişikliği ile birlikte faiz ve yargılama giderleri de karşılanmaya başlanmıştır.

Trafik sigortasından tazminat talebinde bulunabilmek için olay yerine gelen yetkililerce Kaza Tespit Tutanağının düzenlenmesi gerekmektedir. Kaza tespit tutanağı bulunmaması durumunda, trafik kazası sonucu oluşan zararlar sigorta şirketleri tarafından karşılanmamaktadır. Kaza sonrasında yaralının acil olarak sağlık kurumuna ulaştırılmasının gerekmesi halinde, araç sürücüsünün yaralıyı başka bir araç ile sağlık kurumuna götürmesi veya başka araç bulunmaması nedeniyle kendi aracı ile götürmek zorunda kalması halinde, sağlık kurumunda bulunan emniyet yetkililerine başvurularak tutanak düzenletilmesi gerekmektedir. Bunun da mümkün olmaması durumunda, şahitler ile bir karakola başvurularak olaya ilişkin tutanak düzenletilmelidir.

Tazminat tutarının miktarına ilişkin sigorta şirketi ile aranızdaki anlaşmazlığın çözümü için yetkili mercii
mahkemelerdir. Tazminatın şirket ile aranızda tartışmaya neden olmayan kısmını alır ve ibranameye “tarafınıza ödenen tazminat tutarının talebinizi tam olarak karşılamadığını, ödenen bu tutar fazlası üzerinden haklarınızın saklı kaldığını” ifade eden şerh koyabilir ve aradaki meblağ için mahkemeye başvurabilirsiniz.

Yargıtay kararları doğrultusunda tek taraflı ve %100 kusurlu olarak trafik kazasında vefat eden kişinin yakınları sigorta şirketlerinden destekten yoksun kalma tazminatını alabilmektedir. Ancak 26 Nisan 2016 tarihinde yapılan kanun değişikliği ile kusur durumuna göre tazminat hesaplaması yapılacaktır. Yani örnek verecek olursak 26.04.2016 tarihinden önce tamamıyla kendi kusuru sebebiyle kazada vefat eden kişilerin yakınları destekten yoksun kalma tazminatı alabilecek iken 26.04.2016 tarihinden sonra tamamıyla kendi kusuru sebebiyle kazada vefat eden kişilerin yakınları destekten yoksun kalma tazminatı almaya hak kazanamayacaktır.

Kazaya karışan kişi alkollü ise ve kaza alkolün etkisi ile meydana gelmiş ise, yine aracı kullanan kişi ehliyetsiz ise sigorta şirketi araç maliklerinden yapmış oldukları ödemeleri rücu etmeye ve geri alma hakkı doğmaktadır.

Kaza sonrası oluşan haksız eylem nedeniyle açılan soruşturmada veya kovuşturma aşamasında şikayetten vazgeçilmiş olunması, tazminat alınmasına engel değildir. Şikayetten vazgeçme sadece kusurlu kişilerin hapis cezası ile cezalandırılabilmesini ortadan kaldırmaktadır. Maddi ve manevi tazminat davası açılmasına bir engel bulunmamaktadır.

Sigorta şirketleri kaza sonrası ödeme yapma noktasında sıkıntı çıkarmaktadır. Tüm evrakların eksiksiz olarak tamamlanması istenilmektedir. Vatandaşların bu konuda bilgileri olmadığı ve profesyonel yardım almadıkları için mağduriyetler yaşanmaktadır. Sigorta şirketleri de çoğu zaman hak sahiplerine gerçekten hak ettikleri tazminatın çok altında ödeme yaparak dosyaları kapatmanın hesabını yapmaktadırlar.

Sigorta şirketleri genellikle eksik ödeme yapmaktadır. Sigorta şirketi tarafından ödeme yapılmasına rağmen eksik kalan tazminatlarınız için yasal yollara başvuru yapabilirsiniz. Yargıtay uygulamaları gereği fahiş ödeme farklarının oluştuğu durumlarda imzalanılan ibranamelere rağmen dava açılıp bakiye tazminatlar sigorta şirketinden tahsil edilebilmektedir.

Trafik sigortasından tazminat talebinde bulunabilmek için olay yerine gelen yetkililerce Kaza Tespit Tutanağının düzenlenmesi gerekmektedir. Kaza tespit tutanağı bulunmaması durumunda, trafik kazası sonucu oluşan zararlar sigorta şirketleri tarafından karşılanmak istenilmemektedir. Kaza sonrasında yaralının acil olarak sağlık kurumuna ulaştırılmasının gerekmesi halinde, araç sürücüsünün yaralıyı başka bir araç ile sağlık kurumuna götürmesi veya başka araç bulunmaması nedeniyle kendi aracı ile götürmek zorunda kalması halinde, sağlık kurumunda bulunan emniyet yetkililerine başvurularak tutanak düzenletilmesi gerekmektedir. Bunun da mümkün olmaması durumunda, şahitler ile bir karakola başvurularak olaya ilişkin tutanak düzenletilmelidir.

Sigorta şirketleri tarafından tanzim edilen zorunlu mali sorumluluk sigortası mağdur kişilerin manevi zararlarını kapsamamaktadır. Manevi tazminat alabilmek için kusurlu bulunan aracın sahibine veya aracı kullanan kişiye dava açılması gerekmektedir.

Hak sahibi erkek çocuklar 18 yaşını doldurana kadar, hak sahibi kız çocuklar ise 22 yaşına kadar destekten yararlanacaklardır. Şayet hak sahibi erkek çocuklar 18 yaşını doldurmuş olsalar bile öğrenim hayatına devam etmekte iseler destekten yararlanma süreleri 25 yaşını doldurana kadar olur. Kız çocuklar içinde bu genel hükümler geçerlidir. Ancak fiiliyatta gerçekleşen her ihtimal tazminat hesaplamasında dikkate alınmaktadır.

Tek taraflı bir trafik kazasında, yolcu konumunda olan kişi aracın trafik sigortasından tazminat alabilir. Genel Şartlar kapsamında belirtilen rücu sebeplerinden birisinin bulunmaması halinde sürücüye veya araç sahibine herhangi bir zarar gelmez, aynı zamanda yolcu konumundaki kişi aracın maliki ise tazminat talebinde bulunamaz.

Ruhsat sahibi olan kişi, kazada yolcu konumunda olsa dahi aracın işleteni sıfatıyla üçüncü kişi sayılamayacağı için trafik sigortasının sunmuş olduğu teminatlardan ve haklardan yaralanamayacaktır. Fakat eşlerin çocukları aynı araçta yolcu konumunda olduğu takdirde, herhangi bir rücu tehlikesiile (genel rücu sebepleri mevcut değilse) karşılaşmadan, eşler çocukları üzerindeki velayet haklarını kullanarak tazminat hakkına sahip olacaklardır.

Her ne kadar trafik kazası kavramının karayolu üzerinde gerçekleşmiş olması gerektiği yönünde bir algı olsa da, karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu veya eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonları ile karayolu ile bağlantısı bulunan yerlerde meydana gelen trafik kazaları sonucunda da mağdurların trafik sigortasından tazminat talep etme hakları bulunmaktadır.

Sermaye Payı İndirimi: Hesap edilen tazminat miktarından SGK tarafından ödenen bir sermaye payı ödemesi var ise bu da tazminattan indirim sebebi sayılmaktadır.

Kaza geçiren kişinin, bir süre tedavi görmesi, iyileşinceye kadar hiç çalışamaması ve bu yüzden iş ve kazanç kaybına uğramış bulunması “geçici iş göremezliktir.Yalnızca meslek sahipleri ve çalışıp kazanç elde etmekte olanlar değil, tedavi ve iyileşme süresince günlük işlerini yapamayanlar, örneğin kaza sonucu yaralanma nedeniyle kendi ev hizmetlerini bir süre yapamayan ev kadınları da “geçici iş göremezlik tazminatı” isteyebilirler.Nasıl alabilirim.?
Yine raporla, dava açılarak veya müracaat edilerek alınan bir tazminat türüdür.

Haksız eylem veya kaza sonucu yaralanan kişi, tümüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar yaptığı ve ilerde yapacağı tüm masrafları isteyebilir. Yaralanan kişi, olay gününden başlayarak tümüyle iyileşip yeniden çalışmaya ve günlük işlerini sürdürebilecek duruma gelinceye kadar yaptığı tüm tedavi ve iyileşme giderlerini zarar sorumlularından isteyebilir. Trafik kazası sonucunda 2 ayağımda kırıldı. Bakıcı tazminatı alabilir miyim?Meydana gelen trafik kazası sonucunda sürekli olarak başka bir kimsenin bakımına muhtaç hale gelen kimselerin hak kazanacağı tazminat türüdür. Bu tazminat türünün asıl amacı, sürekli olarak bakıma muhtaç olan kimselerin “kendine bakan kimselere” ödeyeceği maaşların toplu olarak alınmasıdır.

Evet vardır. Güncel yönetmeliğe göre, ticari araçlarda % 0,20 promil, hususi araçlarda % 0,50 promil dir.Alkollü Araç Kullanırken (tek taraflı kaza) Kaza Yaparsam Sigorta Ödeme Yapar Mı?Bir sürücü alkollüyken kaza yaparsa, sigorta şirketi ve güvence hesabı alkol nedeniyle meydana gelen kazalarda oluşan hasarlar için sigortalıya ödeme yapmıyor. Araç içinde bulunan yolcu konumundakiler ödeme alabilirler. İncelikleri olan bir konudur. Uzman görüşü uygun olur.

Ceza davasında yapılan soruşturmada şikâyetten vazgeçmiş olunması, tazminat alınmasına engel değildir. 01 Haziran 2005 tarihi itibari ile zaman aşımı süresi sakatlanma 8 yıl vefatta 15 yıl olarak güncellenmiştir.01 Haziran 2005 tarihi itibari ile, aynı kazada hem yaralı, hem vefat varsa zaman aşımı 15 yıla çıkmaktadır.

Daha önceden sigorta şirketine başvuru sonucu ödeme alınmış olan ve tekrar fark ödemesi alınmak istenen dosyalarda ibraname imzalandıktan sonra zamanaşımı 2 yıldır.

Kaza tarihinden itibaren 10 yıldır.

İş kazası geçirdiğinize dair SGK’ya başvuruda bulunmanız gerekmektedir.

İşverene karşı açılan dava sebebiyle işveren işçisinin işine haksız olarak son veremez. Çalışılabilir.

Trafik kazalarında, kaza tespit tutanağı ve alkol raporu almanızı engelleyebilecek haller bulunduğunda (yaralanma, panik, şoka girme, saatli bir toplantıya gecikme vb.), tazminat talep etme hakkınız ortadan kalkmaz.

Abdullah b. Abdurrahman el-Cibrîn’e, göre Trafik kazalarında meydana gelen ölüm ve sakatlanma tazminatı alma konusunu şu sözlerle açıklıyor. “Sigorta şirketinden tazminat almak câizdir.Çünkü bu sigorta şirketleri, sigorta yaptıran kimseye, ondan meydana gelebilecek her türlü zararı karşılayacaklarını taahhüt etmişlerdir. Dolayısıyla onlar, ödemeyi taahhüt ettiklerine göre bu tazminatı almaktan kaçınmamak gerekir. Kaza sonucunda vefât sözkonusu ise ve kaza yapan kimse de hatalı ise, bu takdirde kazaya sebep olan kimseye, hata ile öldürmenin keffâretini de ödemesi gerekir.”

Tazminatı alırken ibraname imzalamamış olduğuz takdirde, zamanaşımı süresi içinde bakiye tazminat hakkınız için dava açabilirsiniz. İbraname veya benzeri bir protokol imzalamış olmanız halinde ise; ancak bazı yasal prosedürleri uygulayarak bakiye tazminatı talep hakkınız bulunmaktadır. Uygulanması gereken prosedür farklı sigorta poliçelerine göre değişeceğinden bu konuda derneğimizden ayrıntılı bilgi alabilirsiniz

Genel Şartlarda yer alan tanımına göre: “Bu sigorta, yurtiçi ve uluslararası yolcu taşımacılığı kapsamında seyahat eden yolcuları, sürücüleri ve yardımcılarını, taşımacılık hizmetinin başlangıcından bitimine kadar geçen seyahat süresi içinde, duraklamalar da dahil olmak üzere, maruz kalacakları her türlü kazaların neticelerine karşı aşağıdaki şartlar çerçevesinde teminat altına alır.” Taşıma faaliyeti sırasında meydana gelen bir trafik kazasında zarar gören yolcular ve sürücü ferdi kaza limiti dahilinde tazminat talep edebilmektedir.

Tanım

Kara Araçları Kasko Sigortası

Kasko sigortası araçta meydana gelen hasarı karşılamakta olup, bedeni hasar tazminatlarını karşılamamaktadır. Ancak kasko poliçelerinin içerisine ilave teminatlar eklenebilmektedir.Bunlardan en önemlisi İhtiyari Mali Mesuliyet (İMM) teminatıdır. Trafik sigorta teminatlarının üstünde bir tazminat çıkması halinde kasko poliçesinin içerisinde yer alabilecek bu teminattan tazminat alınabilmektedir. Ayrıca İMM teminatının içerisine manevi tazminat talepleri de alınabilmekte olup, manevi teminat bulunması halinde kasko şirketinden de manevi tazminat talep edilebilmektedir. Ancak bu teminatlar sabit olmayıp, sigorta şirketine ve ödenen primlere göre değişmektedir. Yine kasko içerisinde ferdi kaza teminatı bulunabilmekte olup, araçta yolcu konumunda olan kişiler bu teminattan faydalanabilmektedir.

Ölümlü ve yaralanmalı trafik kazalarında birden çok etken alınacak tazminat miktarını etkilemektedir. Tazminat hesaplaması kişinin yaşı, gelir durumu, cinsiyeti ,sakatlık durumu, ve kusur durumuna göre Aktüerya hesabı yapılıp bu hesaba göre ödeme yapılır.

Anne ve babanın maddi durumu çok çok iyi olsa dahi, destekten yoksunluk maddi tazminatı talebinde bulunabilir. Destek kavramı, sadece parasal destek olarak değerlendirilmediği için, yüksek mahkeme, bu talepte olumlu kararlar vermektedir.

Destekten yoksun kalma tazminatlarına, hiçbir borç nedeniyle haciz konulamaz.Haczedilmezlik yasağına tabi bir olgudur. Ayrıca, takas işlemine de konu edilemez.

Hayır bulunamaz. Trafik kazalarından kaynaklı olarak acilen özel hastane tarafından yapılan işlemler, sigorta tarafından karşılanır. Yaralıdan ya da yakınından bedel talep edilmesi, hastanenin kapatılmasına varacak kadar ciddi yaptırımlar içermektedir.

Kazada doğan zararların kazada kusuru olan karşı taraftan talep etmek akla ilk gelen çözüm olacaksa da kusurun karşı tarafta olmaması, karşı tarafın zararı karşılayacak ekonomik durumu olmaması ya da vefat etmesi durumunda mirasçısının da bulunmaması gibi çoğu zaman karşılaşılan durumlarda başvurulacak yer sigorta şirketleridir. Sigorta şirketinin reddi sonrasında trafik kazası tazminatı sonrasında sigorta tahkimi veya mahkemeden istenebilir.
Zira ölümlü veya bir uzvun yitirilmesi sonucunu doğuran trafik kazalarında tazminat miktarı yüksek olabileceği için karşı tarafın bunu karşılaması çok zor olabilir. Bu sebeple sigorta şirketine karşı açılacak dava en isabetli sonuçları doğurabilir. Karayolları Trafik Kanunu Madde 97 “Zarar gören, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.” Hükmünü içermektedir.

Davanın açılacağı sigorta şirketi kazaya sebebiyet verenin trafik veya kasko poliçesini hazırlayan sigorta şirketi olabilir. Bu sigorta şirketleri bir birinden farklı şirketler ise her ikisine birlikten dava açılması da mümkündür.

Burada yolcuların araç şoförüne veya araç sahibine dava açma hakları pek tabidir ancak ailevi nedenler duygusal nedenler gibi pek çok durumda araç şoförüne dava açılmak istenmemektedir. Peki böyle bir durumda sigorta şirketine karşı dava açılabilecek midir. Burada karşımıza iki tip sigorta poliçesi çıkmaktadır; Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (trafik sigortası) ve İhtiyari mali sorumluluk sigortası (kasko).

Zorunlu Mali sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin, üçüncü kişilere verdiği onun karşılamak üzere oluşturulmuş bir sigorta türüdür dolayısıyla araçta bulunan kazaya sebebiyet veren şoför hariç yolcularda üçüncü kişi olacağından sigorta şirketine dava açabilirler. Aracın şoförü ise şartları varsa kasko sigortası bulunuyorsa bu şirkete dava açabilir. Eğer şoför veya yolcular öldülerse mirasçıları da bu davayı açabilecektir. Trafik kazası tazminatına bu dava sonucunda hükmedilecektir.

Trafik kazası sonucunda ölüm olayı gerçekleşmişse; Mirasçıları, ölenin desteğinden yoksun kaldıklarından destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin masraflarını talep edebileceği gibi, ölenin, ölümü nedeniyle duydukları elem, acı ve üzüntü nedeniyle manevi tazminatta talep edebilirler.

Yaralanma meydana geldiyse; Meydana gelen iş ve güç kaybı nedeniyle iş ve güçten yoksun kalınan gün boyunca, çalışamadığı ve kazançtan yoksun kaldığı için, çalışamadığından yoksun kaldığı kaybı, tedavi görmüşse tedavi masraflarını isteyebilecektir. Aynı şekilde manevi tazminat talebinde de bulunabilecektir. Trafik kazası tazminatı, manevi tazminat olarak talep edilebilmektedir.

Sakatlık oluştuysa; Kişi sakatlık oranına göre meydana gelecek iş ve güç kaybına göre zararını talep edebilecek, tedavi masraflarını isteyebilecek ve manevi tazminata hak kazanabilecektir.Ayrıca, araçlara veya eşyalara verilen zararların karşılanmasını istenebilecektir.

Tazminatın hesaplanmasında davacının ekonomik durumu ve uğramış olduğu zararların tam olarak tespiti çok önemlidir. Bu hesaplama sırasında hasarlar delilleriyle tam olarak ispat edilemez ise askeri ücret üzerinden zararın hesaplanması ve daha düşük tazminat miktarları söz konusu olacaktır. Özellikle manevi tazminat soyut bir kavram olduğundan kazazedenin uğramış olduğu zararların net ve çok iyi bir şekilde, delilleriyle birlikte tarafından ortaya konulması gerekmektedir. Bu hususta profesyonel avukatlardan yardım almanın önemi özellikle tazminatın miktarının doğru ve tatmin edici olması yönünden önemlidir.

Vefat edenin resmi nikahı olmayan eşi ve nişanlısı destekten yoksun kalma tazminatı alabilirler.

Toplam destek miktarının hak sahipleri arasında bölüştürme oranına paylaştırma denir. Her hak sahibinin alacağı tazminat miktarı onu vefat öncesi sosyo-ekonomik yaşama eşitleme niteliği taşımalıdır.

Sigorta Tahkim Komisyonu, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesiyle, sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasında sigorta sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların çözümü amacıyla Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde kurulmuştur.

Komisyon, bir Müsteşarlık temsilcisi, iki Birlik temsilcisi, bir tüketici derneği temsilcisi ile Müsteşarlıkça belirlenen bir akademisyen hukukçu temsilcinin katılımı ile oluşmuştur.

Sigorta Tahkim Komisyonu, çalışmalarını, Komisyon üyelerinden oluşan Komisyon Başkanlığı ile Başkanlığa bağlı görev yapan Komisyon müdürü, Komisyon müdür yardımcısı, sigorta raportörleri ve diğer yardımcı personel eliyle yürütür. Komisyona yapılan başvurular öncelikle raportörler tarafından incelenir ve bu aşamada çözümlendirilemeyen başvurular, Komisyon tarafından bağımsız sigorta hakemlerine iletilir.

Sigorta ettiren veya sigortadan menfaat sağlayan kişiler, üye sigorta kuruluşlarıyla yaşadıkları sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümü için Komisyona başvurabilir. Bu kapsamda, sigorta sözleşmesinden doğan bir uyuşmazlığa istinaden üye sigorta kuruluşuna başvurmuş, ancak talebi karşılanmamış olan sigortalı, sigorta ettiren ya da sigorta sözleşmesi ile menfaattar olarak belirlenmiş gerçek ve tüzel kişilerin Komisyona başvuru yapmaları mümkündür. Ancak başvurunuzun Komisyon tarafından ele alınabilmesi için uyuşmazlığın mahkemeye, Tüketici Sorunları Hakem Heyetine veya Hukuk Muhakemeleri Kanunu çerçevesinde tahkime intikal etmiş olmaması gerekmektedir.

Komisyona üye bir sigorta kuruluşu ile aranızdaki sigorta sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar ve Güvence Hesabına karşı ileri sürülen talepleriniz için başvuruda bulunmanız mümkündür. Ancak Komisyona başvuruda bulunmadan önce mutlaka talebinize ilişkin olarak ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvurmanız gerekmektedir. İlgili kuruluş talebinize olumsuz cevap vermişse veya 15 iş günü (Trafik sigortasında 15 gün) içerisinde cevap vermemişse Komisyona başvuru yapabilirsiniz.

Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuruda bulunulabilmesi için uyuşmazlığa konu rizikonun, hakkında başvuruda bulunulan sigorta kuruluşunun tahkim sistemine üye olduğu tarihten sonra meydana gelmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle hakkında başvuruda bulunacağınız kuruluşun üyelik tarihini, sitemizde yer alan üye kuruluşlar sayfasından kontrol etmeniz önem taşımaktadır. Üyelik tarihinden önce meydana gelen rizikolara ilişkin başvurular Komisyon tarafından dikkate alınmayacaktır. Zorun Sigortalarda ise kuruluşun Komisyonumuza üye olup olmadığına bakılmaksızın 18.04.2013 tarihinden sonra ortaya çıkan uyuşmalıklar için Komisyonumuza başvuru yapabilirsiniz.

Bununla birlikte başvuru sahibi ve üye sigorta kuruluşunun aralarında yapacakları açık ve yazılı bir sözleşmeyle, üyelik tarihinden önce meydana gelmiş olan somut bir uyuşmazlık hakkında da Komisyona başvuruda bulunulabileceğini kararlaştırma hakları saklıdır.

Evet, mümkündür. Ancak bu durumda Komisyona başvuru ücretini, talep ettiğiniz yabancı para cinsinden meblağın başvuru tarihindeki T.C. Merkez Bankası döviz satış kuruna göre hesaplanacak Türk Lirası karşılığına göre yatırmanız gerekmektedir.

Komisyona gelen başvurular öncelikle, Komisyon Raportörleri tarafından incelenir.Raportörler tarafından çözümlendirilemeyen başvurular bağımsız sigorta hakemlerine iletilir. Hakemler incelemeyi tamamladıktan sonra kararlarını Komisyona iletir ve Komisyon söz konusu hakem kararını, gereği yapılmak üzere yetkili mahkemeye gönderir

Başvurunuz Komisyona ulaştıktan sonra söz konusu talebinizin, Komisyon Raportöleri tarafından en geç 15 gün içerisinde ön incelemesi tamamlanarak, başvurunuzun sigorta hakemlerine havale edilip edilmeyeceğinin kararı verilir. Eğer başvurunuzun sigorta hakemleri tarafından sonuçlandırılmasına karar verilirse, dosyanız Komisyon tarafından hakem listesinden seçilen bağımsız hakemlere iletilir. Hakemlerin incelemeyi en geç 4 ay içerisinde tamamlamaları gerekmektedir. Hakem kararı Komisyon tarafından uyuşmazlık taraflarına bildirilecektir.

Komisyona yaptığınız başvurunun bağımsız sigorta hakemleri tarafından incelenmesinin ardından verilecek karar, Komisyon tarafından verilecek karar taraflara bildirilecektir.

Komisyona yapılan başvurularda, tutarı 5.000 TL’ye kadar olan uyuşmazlıklara ilişkin verilen kararlar kesindir. 5.000 TL ve üzerindeki uyuşmazlıklar hakkındaki sigorta hakemi kararlarına karşı kararın bildiriminden itibaren 10 gün içinde Komisyon nezdinde bir defaya mahsus olarak itiraz edilebilir. 40.000 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar taraflarca temyiz edilebilir.

Hayır. Komisyon, sigorta ettiren veya sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişiler ile riski üstlenen taraf arasında sigorta sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıkların çözümü amacıyla kurulmuştur.
Sigorta kuruluşları için kurallar belirlemeyiz. Bu görev, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü ile Sigorta Denetleme Kurulu gibi düzenleyici ve denetleyici kurumlar tarafından yerine getirilmektedir.

Trafik kazasında yaralanma varsa 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89. maddesi uyarınca kazanın oluşumuna sebebiyet veren kişi 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kazada yaralanan kişide “kemik kırığı”, “organların işlevinin sürekli azalmasına” “yüzünde sabit bir iz kalmasına” ,”yaşamsal tehlike varsa” vs. hallerinde kişi 4,5 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, kişi 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası artırılır ile cezalandırılır.
Kusurlu olarak trafik kazasında bir kişinin ölümüne sebep olanlar TCK 85. Maddesine göre, 2 ila 6 yıl arası hapis cezası ile cezalandırılır. Eğer trafik kazası sonucunda birden fazla insanın ölümü ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Mahkeme yoluna başvurarak veya TRAMER kaza tutanaklarınızı inceleyip kusur durumunu inceleyecek varsa itirazlarınızı Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdindeki SİGORTA TAHKİM KOMİSYONUNA kusur durumu için itiraz edebilirsiniz

Zorunlu trafik sigortası yapıldığı aracın maddi hasarını karşılamaz, Zorunlu trafik sigortası kusuru dikkate alarak; ölüm durmunda yapıldığı aracın sürücüsünün yakınlarının, yapıldığı aracın içinde bulunan yolcuların ölüm ve sakatlanma dahil zararı ile zarar verdiği diğer aracın ölüm, sakatlanma ve maddi hasar da dahil zararlarını karşılar.

Kasko ise kusura bakmaksızın yapıldığı aracın maddi hasarı ile gerekli klozları barındırması kazada meydana gelen ölüm ve yaralanma durumunda manevi tazminat, ferdi kaza tazminatı, zorunlu trafik sigortası (zmss) limitinin aşılması durumunda aşılan kısımları da karşılayabilmektedir. Araçlara kasko yaptırırken İhtiyari Mali Mesuliyet ile Manevi Tazminat klozlarının olmasına özellikle dikkat edilmesini tavsiye etmekteyiz.